Gözlerini devirmeden, ne yapacağımı merak ederek bakıyordu. Elleri sol elimde başının üzerinde kilitliydi ve hareket edemezdi. Etmek de istemiyordu zaten.
Sağ elimle boynunu tuttum. Elimi boynundan aşağıya doğru, aynı anda boğazını da sıkarak indirirken, dudaklarını ısırmaya başladım. Kendini tamamen teslim etmiş halde bedenini bedenime yapıştırıyordu. Hareketlerine engel olamıyor, bedeni içinde olmamı istiyordu.
Bir yandan dışarıdan müşterilerin sesleri geliyordu ama bizim için zaman durmuştu. Orada kalabalık içinde yalnızdık ve bu heyecan ikimizi de çok ciddi tahrik ediyordu.
Boğazını iyice sıkıp, dudaklarını ısırarak öpmeye başladım. Bu esnada kafası aynaya çarptı, istemsiz bir çarpmaydı ama bu durum da beni durdurmadı. O an beni hiçbir şey, hiç bir kimse durduramazdı. Tüm gücüm ve kuvvetimle onu soğuk aynaya yaslıyor, öpüyor, bedenlerimiz birbiri üzerinde dans ediyordu.
Ve geri çektim kendimi. O esnada beni bir tek kendim durdurabilirdim.
Durdum çünkü ilk buluşma için yeterince heyecan yaratmıştım ve o (aslında tüm bunlar konuşulmadığı halde) ritme ayak uydurarak ne kadar iyi bir itaatkar olacağının sinyallerini vermişti. O da kendini denemek istemişti. Ne hissettiğini görmek için kendini kollarıma teslim etti.
Durdum çünkü kontrolü kaybetmeme özelliğimden ödün veremezdim.
Giyinme odasında bulunan koltuğa oturdum. Bir süre oturmam gerekiyordu o halde dışarı çıkamazdım. Sertleşmiştim ve çok belli oluyordu.
O da, hazır orada vakit varken içeri girerken aldığı elbiseleri denemek istedi. Tabii ki dedim. İstersen gözümü kapatabilirim. Hayır dedi.
İzlenmek hoşuna gidiyordu.. O hafif kumaşlardan olan elbiseleri denemeye başladı. İzliyordum. O da izlettiriyordu. Özellikle izlettirmeyi seven kadınların, izlendikleri andaki hareketleri ilgi çekici oluyor. Teşhir de eğer kontrollü yapılırsa kadının kendini fazlasıyla seksi hissetmesini sağladığını biliyordum.
Genel olarak izlemeyi seviyorum, iki kadının birbirine dokunduğu anları da sakince izlemiştim, içim içimi yese de onlara verdiğim görevleri yerine getirmeleri izlemek çok keyif vermişti. Bu sadece iki kadın bedenini izlemek değil, aynı zamanda adanmışlıklarını da izlemekti.
Elbiseleri denemesi bitince, çıkmadan karşıma aldım ve
+ "Teşekkür ederim ve aferin. Ömrümüz boyunca unutmayacağımız anlat yaşadık. Uyumun mükemmeldi" dedim ve son bir kez öperek giyinme kabininden çıkıp yemek yemeğe gittik.
Birer kadeh şarap ve bir pizzayı paylaşırken, yaşadıkları hakkında fikirlerini dinledim. Ve bir sonraki görüşme için detayları konuştuk
Her ne kadar cinsellikten herkes kadar zevk alsa da, mazoşist yanı daha ağır basıyordu. Acı ve şiddet onu tahrik etse de denemek istediği şöyle bir şey olduğunu söyledi:
- Seks içermeyen BDSM sahneleri !
Daha önce de böyle bir tecrübem olduğu ve oldukça da keyif aldığım için tereddüt etmeden kabul ettim.
Bir ŞARTLA !
Cinsellik adına rıza ve limitler konuşuyorken söylediği, korktuğu ve sevmediği bir şey vardı: Anal seks.
ŞART : Eğer sahneler & oyunlar esnasında tahrik olup, sözle ya da beden diliyle onu sikmemi isteyen bir tavır ve ya talepte olursa, bu anal seks olarak yaşanacaktı.
(Şahsen anal seksin fanatiği değilim ancak söz konusu ceza ise ya da dominasyonu perçinleyecek bir sahne ise evet o zaman olabilirdi)
Buna rıza göstermeliydi, çünkü baştan ne anlaşılıyorsa her şey buna göre yaşanmalı , o disipline sahip olmalıydı !!!
Bu ceza, caydırıcılık olarak mükemmel bir cezaydı ve asla avantaja dönüştüremezdi. Çünkü itaatkarların, ceza çekmek için can atarak beklediklerini ya da cezayı çekmek için bilerek isteyerek hata yaptıklarını adım gibi biliyordum.
Ona öyle oyunlar hazırlamalıydım ki, hem acıdan keyif aldıkça tahrik olmalı, tahrik oldukça kendini kısıtlamalı, kısıtladıkça zorlanmalı ve limitlerinde dolaşmalıydım.
Anal seks cezası ona çok ağır gelmişti. Çünkü kendinden emin değil ve evet tahrik olursa o birleşme yaşansın istiyordu. Zaten uzun zamandır istediği de buydu! Ancak BDSM'nin disiplin öğesi burada devreye giriyordu. Çünkü başta ne konuşulursa o yaşanmalıydı. Eğer başta seks olmayacak demeseydi, kendimi denemek istiyorum deseydi her şey bu yönde ilerleyecekti. Ama baştan istemeyip, sonradan olaylar esnasında istemesine de ben izin vermedim. Ne kadar kıvransa da cezayı değiştirmedim.
Ve buluşma günü geldi çattı.
Devanımı bir başka başlıkta anlatacağım...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder